Türk Medeni Kanunu Hükümlerine Göre Kurulan Vakıflar Hakkında Tebliğ
T.C. Anayasası'nın 33, Türk Medeni Kanununun 73 ve devamı maddeleri ile Türk Medeni Kanunu Hükümlerine Göre Kurulan Vakıflar Hakkında Tüzüğe dayanılarak Türk Medeni Kanunu hükümlerine göre kurulan vakıfların kuruluş esasları ve faaliyetleriyle ilgili uyulması gereken usul ve esaslar aşağıda belirtilmiştir.
A- Vakfın Kuruluşunda Aranacak Şartlar:
1- Affa uğramış olsalar bile;
a- Zimmet, ihtilas, irtikap, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, inancı kötüye kullanma, dolanlı iflas gibi yüz kızartıcı suçlar ile istimal ve istihlak kaçakçılığı dışında kalan kaçakçılık suçları ve resmi ihale ve alım satımlara fesat karıştırma suçlarından biriyle mahkum olanlar,
b- Türk Ceza Kanununun ikinci Kitabının birinci basında yazılı suçlardan veya bu suçların işlenmesini aleni olarak tahrik etmek suçlarından biriyle mahkum olanlar,
c- Türk Ceza Kanununun 312 nci maddesinin ikinci fıkrasında yazılı halkı; sınıf, ırk, dil, mezhep veya bölge farklılığı gözeterek, kin ve düşmanlığı açıkça tahrik etme suçlarıyla, aynı Kanunun 316, 317, 318 inci maddelerinde yazılı kalpazanlık suçlarından biriyle mahkum olanlar,
d- Türk Ceza Kanununun 536 ncı maddesinin birinci, ikinci ve üçüncü fıkralarında yazılı fiillerle aynı Kanunun 537 nci maddesinin birinci, ikinci, üçüncü, dördüncü, beşinci fıkralarında yazılı fiilleri siyasi ve ideolojik amaçlarla işlemekten mahkum olanlar,
2- İşlediği herhangi bir suçtan dolayı ağır hapis veya taksirli suçlardan gayri suçlar için altı aydan fazla hapis cezasına mahkum olanlar,
vakıf kuramazlar.
Vakıf kurucuları vakıf kurmak için;
a- Nüfus cüzdanı suretini,
b- İkametgah ilmuhaberini,
c- Yukarıda sayılan suçlardan mahkum edilmemiş olduğuna dair sabıkasızlık belgesini,
d- Varsa, çalıştıkları veya bağlı oldukları kurum ve kuruluşlardan temin edecekleri hizmet belgesini,
İkişer nüsha halinde hazırlayarak 8 adet vesikalık fotoğrafla birlikte vakfın tescili talebiyle açılacak davada iş bu tebliğ ekindeki örnek vakıf senetlerine uygun olarak noterlikçe düzenlenen vakıf senedi ile birlikte dava dilekçesi ekinde bir nüshası Vakıflar Genel Müdürlüğüne gönderilmek üzere yetkili Mahkemeye verirler.
Sayfa: 12 RESMİ GAZETE 21 Eylül 1997 Sayı: 23117
B- Vakıf Senedinde Bulunması Gereken Hususlar:
Vakıf senedinde vakfın adı, (merkez) ikametgah adresi, vakfın gayesi, faaliyetleri, tahsis edilen mallar ve haklar, uzuvları (organları) ve teşkilatı gösterilir.
Vakıf, faaliyetlerini senedinde gösterdiği ikametgahında yürütür. Senet tadilini gerektirmeyen ikametgah adresinde, yapılacak değişikliğin 15 gün içerisinde ilgili Vakıflar Bölge Müdürlüğüne bildirilmesi gerekir.
Gösterilen veya bildirilen adres, tebligat adresi olarak kabul edilir.
Vakfın gayesini gerçekleştirmek için yapacağı iş ve işlemler, vakfın faaliyetleri arasında gösterilir. Bunlara, gayesi bölümünde yer verilemeyeceği gibi, faaliyetleri arasında başka gayeler ile ifası imkansız iş ve işlemlere de yer verilemez.
Vakfın mal varlığı, kuruluş sırasında tahsis edilenlerle, sonradan çeşitli yollardan iktisap edilen ve sağlanan mal, gelir ve ekonomik değere haiz haklardan oluşur.
Kuruluş mal varlığı 1997 yılı için sosyal ve kültür amaçlı vakıflarda beş milyardan, eğitim ve sağlık amaçlı vakıflarda on milyardan, diğer vakıf kuruluşlarında yirmi milyardan az olamaz. Bu miktar her yıl Vakıflar Genel Müdürlüğünce ocak ayında yeniden belirlenir.
Bundan böyle, kamu kurum ve kuruluşları meslek odaları, sendikalar mahalli idareler ile üniversiteler bünyesinde kurulan vakıflar söz konusu kurum ve kuruluş ile üniversitenin ismini alamaz, daha önce kurulmuş vakıflar, kurulduğu kurum ve kuruluş, mahalli idare, meslek odası, sendikalar ile üniversitelerden veya söz konusu kurum ve kuruluşların verdiği hizmetlerle ilgili olarak gerçek ve tüzel kişilerden her ne ad altında olursa olsun herhangi bir bağış ve yardım alamaz, menfaat sağlayamaz.
Kamu kurum ve kuruluşları, mahalli idareler, meslek odaları, sendikalar ile üniversitelerce, bünyelerinde kurulan vakıflara yaptığı hizmetler için her hangi bir mal veya para aktaramaz.
Nakit dışında tahsis edilenlerin değerleri, kurucular tarafından kuruluştan önce Mahkeme yoluyla tespit ettirilir. İkişer nüsha tespit kararı ve ekleri, kuruculardan teslimi istenilen belgelerle birlikte bir nüshası Vakıflar Genel Müdürlüğüne gönderilmek üzere vakfın tescili talebi ile açılacak davada, Mahkemeye verilir.
Vakıf senedinde vakfın organı olarak;
Dar amaçlı en fazla 5 kişi tarafından kurulan ve bu kişilerce yürütülmesi öngörülen vakıflarda en az 3 kişiden oluşan bir heyete,
İstihdam edilenlere ve işçilere yardım vakıfları ile benzer üyeli vakıflarda, üye ve temsilcileri (delege) tarafından oluşturulacak genel kurul ile yönetim kurulu ve denetim kuruluna,
21 Eylül 1997 - Sayı : 23117 RESMİ GAZETE Sayfa : 13
Bunların dışında kalan vakıflarda, kurucuların da yer aldığı mütevelli heyete, yönetim kurulu ve denetim kuruluna, yer verilir.
Yönetim kurulu, 5 ilâ 9, denetim kurulu 3 ilâ 5 kişiden oluşturulur. Bu organlara, çoğunluk oluşturmamak şartıyla vakıf dışından kişilerin seçilmesi mümkündür.
Organların seçim usulü, toplantı ve karar nisabı, görev, yetki ve sorumlulukları ile çalışma usullerine, vakıf senedinde ayrıntılı şekilde yer verilir.
Genel kurul toplantıları Resmi Gazete'de ve en yüksek baskı yapan mahalli gazetede ilan edilir. Genel kurul toplantılarında Vakıflar Genel Müdürlüğü temsilcisinin bulundurulması zorunludur.
Temsilci bulunmasıyla ilgili olarak Vakıflar Genel Müdürlüğünce belirlenecek miktarda ödeme vakıf tarafından yapılır.
Yönetim kurulu görev, yetki ve sorumluluklarını vakıf senedinde açıkça belirlemek suretiyle Genel Sekreterlik, Müdürlük veya benzeri yardımcı birimler oluşturabilir.
C- Vakıf Faaliyetlerinde Uyulması Gereken Hususlar:
Mütevelli heyet ile yönetim kuruluna seçilenlerin isimleri ile tebligata esas adresleri, seçimlerini müteakip 15 gün içerisinde bağlı bulundukları Vakıflar Bölge Müdürlüğüne bildirilir. Adreslerdeki değişikliklerin de, değişiklik tarihini müteakip 15 gün içerisinde aynı şekilde bildirilmesi zorunludur.
Vakfın mahkeme siciline tescili ile tüzel kişilik kazanmasından sonra yönetim organı, malvarlığı olarak tahsis edilenlerden nakit olanların Türkiye Vakıflar Bankası veya bir Devlet Bankasında vakıf adına açılan hesaba aktarılmasını, menkul ve kıymetlerin vakıf tüzel kişiliğince teslim alınmasını, gayrimenkullerin vakıf adına tapuya kesin tescillerinin yapılmasını bir ay içerisinde sağlayarak ilgili Vakıflar Bölge Müdürlüklerine bilgi vermek zorundadırlar.
Bağış veya çeşitli yollarla elde edilen gayrimenkullerin de vakıf adına tapuya tescili ile Bölge Müdürlüğüne bildirilmesinde aynı yol izlenir.
Vakıflar, vakıf senetlerinde yer alan amaçlarına uygun ve bunlarla sınırlı olarak gayrimenkul edinebilirler.
Yeni kurulan vakıflar, il teftişe kadar işletme hesabı esasına göre defter tutabilirler.
Yapıları gereği bilanço esasına göre defter tutmalarına imkan ve gerek görülmeyenlerin, işletme hesabı esasına göre defter tutmalarına Vakıflar Genel Müdürlüğünce izin verilebilir. Bakanlar Kurulunca vergi muaflığı tanınan vakıflar ile şube, işletme ve iştiraki bulunan vakıflar, yalnız bilanço esasına göre defter tutarlar. Şubeler, vakıf merkezine paralel olarak, aynı esaslara uygun defter tutarlar. Bilanço veya işletme hesabı esasına göre defter tutanlar, Vakıflar Genel Müdürlüğünce belirlenen hesap hülasası ve muhasebe hesap planına uyarlar.
Defter tasdiki, kayıt nizamı, vesika tanzim ve temini hususlarında Vergi Usul Kanunu Hükümleri tatbik olunur.
Sayfa: 14 RESMİ GAZETE 21 Eylül 1997 Sayı: 23117
Vakıf tarafından kurulan işletmeler, kâr-zarar cetvellerini ve bilançolarını müteakip yılın Şubat ayı sonuna kadar vakfa bildirirler. Vakfın yönetim organı, her takvim yılı başında işletme hesabı esasına göre defter tutuluyorsa hesap özetini yeni yılın ilk üç ayı, bilanço esasına göre defter tutuyorsa bilanço ile kâr zarar cetvellerini yeni yılın ilk altı ayı içinde, yeminli mali müşavirlere tasdik ettirerek yerel basın-yayın araçlarıyla ilân etmek veya yayınlamak ve bu süre içerisinde iki nüsha olarak ilgili Vakıflar Bölge Müdürlüğüne vermek veya taahhütlü olarak göndermek zorundadır.
Bildirim ve diğer yükümlülüklerin yerine getirilmemesi halinde Vakıflar Genel Müdürlüğünce yasal yollara başvurulur.
D- Vakıfların Açacakları Birimler ve Bunların Çalışma Usul ve Esasları:
Vakıf; faaliyetlerini merkezle birlikte vakıf senedinde açıkça yer alması kaydıyla açacağı şube, temsilcilik ve irtibat büroları vasıtasıyla yürütülebilir.
Şube; vakıf adına gelir getirici faaliyetlerde bulunan, harcama yetkisine haiz müstakil muhasebe sistemi olan ve en az 5 kişi tarafından yönetilen birimdir.
Temsilcilik ve irtibat büroları; vakfı tanıtıcı, vakfın gayesini gerçekleştirmede merkez ve şubeye yardımcı olan, gelir elde etme ve harcama yetkisi olmayan birimlerdir. Bunlar en fazla 2 kişi tarafından faaliyette bulunurlar.
Vakıf merkezi dışında olmak kaydıyla il ve ilçelerde yukarıda sayılan birimlerden yalnızca biri kurulabilir. Birimlerin kurulabilmesi için Vakıflar Genel Müdürlüğünden izin alınması zorunludur. İzin alınmadan şube, temsilcilik ve irtibat büroları açılması halinde yasal hükümler uygulanır.
Şube açılabilmesi için, vakfın amacını gerçekleştirmesi, kuruluşunu takip eden yılbaşından itibaren en az 1 yıl ve vakfın amaçlarına uygun faaliyette bulunması ve her halükarda Vakıflar Genel Müdürlüğünce denetlenmiş olması şarttır.
Yurt Dışında Kurulan Vakıfların Türkiye'de Şube Açmalarıyla İlgili Esaslar:
Yurt dışında kurulan vakıfların Türkiye'de şube açabilmeleri için Dışişleri Bakanlığı ve güvenlik makamlarının olumlu görüşü ve tercüme edilerek noterlikçe tasdik edilmiş vakıf senedi ile birlikte izin almak üzere Vakıflar Genel Müdürlüğüne başvurmaları zorunludur.
F- Anayasa'da yer alan devletin temel niteliklerini değiştirmeye yönelik yıkıcı ve bölücü faaliyette bulunan vakıflara giren vakıfların yasalara aykırı faaliyetleri güvenlik makamlarınca tespit edilip, Vakıflar Genel Müdürlüğüne yazılı olarak bildirildiğinde, vakfın dağıtılması, tebliğ hükümlerine aykırı faaliyette bulunan vakıfların ise yöneticilerinin azli için Vakıflar Genel Müdürlüğünce mahkemeye başvurulur.
Vakfın dağılması veya dağıtılması talebinde bulunanlar Mahkemeden dağılma veya dağıtılma talebiyle birlikte, vakfın halihazır mal varlığının tespiti ile tasfiye işlemleri için kayyum tayin edilmesini isterler.
G- Bu tebliğ yayımı tarihinde yürürlüğe girer.
RESMİ GAZETE Sayfa: 15 21 Ocak 1998 – Sayı: 23237
Tebliğ
Başbakanlık Vakıflar Genel Müdürlüğünden :
Türk Medeni Kanunu Hükümlerine Göre Kurulan Vakıflar Hakkında Tebliğ
T.C. Anayasasının 33, Türk Medeni Kanununun 73 ve devamı maddeleri ile Türk Medeni Kanunu Hükümlerine Göre
Kurulan Vakıflar Hakkında Tüzüğe dayanılarak hazırlanıp 21.9.1997 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren tebliğ hükümlerinde bazı değişiklikler yapılmış, bazı yeni hükümler getirilmiştir.
1- Vakfın Mal Varlığı : Vakıfların kuruluş mal varlığı 1998 yılı için sosyal ve kültürel amaçlı vakıflarda 6 milyardan, eğitim ve sağlık amaçlı vakıflarda 12 milyardan, diğer vakıf kuruluşlarında 24 milyardan az olamaz.
18.9.2002 tarih ve 24880 sayılı R.G. de yayımlanan 2002/2 sayılı tebliğe göre 2002 yılı vakfın mal varlığı sosyal ve kültürel amaçlı vakıflarda 200 milyari eğitim ve sağlık amaçlı vakıflarda 300 milyar, diğer vakıf kuruluşlarında 500 milyardan az olamaz.
2- Tutulacak Defter, Muhasebe Usul ve Esasları ile Mali Tabloların İlanı:
Malvarlığına ilave edilen gelirleri dahil yıllık gayri safi geliri 10 milyar TL nin altında kalan vakıflar işletme veya isterlerse bilanço esasına göre defter tutabilirler. Gayri safi geliri bu meblağ ve üzerinde olanlar ile geliri ne olursa olsun Bakanlar Kurulunca vergi muafiyeti tanınan veya şube, işletme ve iştiraki bulunan vakıflar yalnız bilanço esasına göre defter tutarlar.
İstekleri ile bilanço esasına göre defter tutan vakıflar iki yıl geçmeden işletme hesabına göre defter tutma esasına geçemezler.
Vakıflar Maliye Bakanlığı ve Vakıflar Genel Müdürlüğünce belirlenen muhasebe usul ve esaslara göre defter tutarlar. Defter tasdiki, kayıt nizamı, vesika tanzim ve temini hususlarında da Vergi Usul Kanunu hükümlerine uyarlar.
Bilanço esasına göre defter tutan ve malvarlığına ilave edilen gelirleri dahil gayrisafi geliri 100 milyar TL ile 500 milyar TL arasında olan vakıflar, bilanço ve gelir-gider tablolarını yeminli mali müşavirlere, 500 milyar ve üzerinde olan ve halka açık, borsaya kota edilmiş hisse senetlerine sahip olan vakıflar sermaye piyasası kurulunun kabul ettiği bağımsız denetim kuruluşlarına, diğer vakıflar ise, hesap hülasalarını serbest muhasebeci mali müşavirlere tasdik ettirirler. Ancak, Vakıflar Genel Müdürlüğünün denetim hakkı mahfuzdur.
Sayfa: 16 RESMİ GAZETE 21 Ocak 1998 – Sayı:23237
Defter tutulması ile bilanço, gelir-gider cetveli ve hesap hülasası tasdikine ilişkin limitler her yıl Maliye Bakanlığınca o yıl için tespit ve ilan olunan yeniden değerleme oranının yarısı kadar artırılır.
Tebliği yürürlüğe girdiği yıl içerisinde bilanço esasına göre defter tutma limitine ulaşan vakıflar müteakip takvim yılı başından itibaren uygulamaya geçerler.
3- Vakıflar Açacakları Birimler : Vakıf faaliyetlerini merkezle birlikte vakıf senedinde açıkça yer alması kaydıyla açacağı şube, temsilcilik ve irtibat büroları vasıtasıyla yürütebilir.
Vakıf merkezinin bulunduğu il ve ilçe (Büyükşehir Belediyesi olan iller dahil) hudutları dışındakilerde olmak kaydıyla yukarıda sayılan birimlerden yalnız bir tanesi açılabilir. Vakıfların yurt içinde şube açabilmeleri için Vakıflar Genel Müdürlüğünden izin almaları zorunludur.
Yurt içinde bulunan vakıfların yurtdışında, yurtdışında bulunan vakıfların Türkiye’de şube açabilmeleri için Dışişleri Bakanlığının uygun görüşü ve Vakıflar Genel Müdürlüğünün teklifi üzerine Başbakanlıktan izin almaları gereklidir.
4- Yardım ve Bağış Makbuzları : Vakıflar, Başbakanlık Vakıflar Genel Müdürlüğünce bastırılan ve merkez ve taşra teşkilatından bedeli karşılığı ve zimmetli olarak vakıf yetkilisince teslim alınan bağış ve yardım makbuzlarını kullanırlar.
Mevcut makbuzların geçerlik süresi bu tebliğin yayımı tarihinden itibaren üç ay olup, bu tarihten sonra eski makbuzları kullanmaya devam eden yönetici ve çalışanlar hakkında yasal yollara başvurulur.
5- Vakıf Yöneticilere Ödenecek Ücretler, Kamu Kurum ve Kuruluşları Bünyesindeki Vakıflarla İlgili Düzenlemeler: Kamu kurum ve kuruluşu, sendika, meslek odası, mahalli idare ve üniversite mensubu olup da vakıf organlardan birinde görev alanlara vakıf için yaptıkları belgeye dayanan masraf ve yolluk dışında hiç bir ödeme yapamazlar.
Kamu kurum ve kuruluşları, meslek odaları, sendikalar, mahalli idareler ve üniversiteler mevzuatla kendilerine görev olarak verilen hizmetleri bünyelerinde kurulu vakıflara yaptıramazlar ve hizmetlerinden dolayı vakıflara mal ve para aktaramaz, ilansız ve ihalesiz gayrimenkul alım ve satım işlemi yapamazlar.
Vakıf üyeleri dışında herhangi bir kamu görevlisi, vakıf hizmetlerinde çalıştırılamaz ve ödeme yapılamaz.
6- Genel Kurul Toplantılarının İlanı: Organları seçim ile belirlenen üyeli vakıflarla birden fazla ilde şube ve temsilciliği olan vakıfların toplantıları Resmi Gazete ile Türkiye geneli için yayımlanan bir gazetede, diğer vakıflarda ise vakfın ikametgahının bulunduğu il merkezinde baskı yapan mahalli bir gazetede ilan edilir.
Sayfa : 186 RESMİ GAZETE 27.3.1998 - 23299
Vakıflar Genel Müdürlüğünden :
TÜRK MEDENİ KANUNU HÜKÜMLERİNE GÖRE KURULAN VAKIFLAR HAKKINDA TEBLİĞ
Madde 1 – 21/9/1997 tarihli ve 23117 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan “Türk Medeni Kanunu Hükümlerine Göre
Kurulan Vakıflar Hakkında Tebliğ’in (A) Bölümünün 1 inci maddesine aşağıdaki (e) bendi eklenmiştir.
“e) 12.4.1991 tarihli ve 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu kapsamında bulunan suçlardan biriyle mahkum olanlar,”
Madde 2 – Aynı Tebliğin (F) Bölümünün ikinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Vakfın dağılması veya dağıtılması talebinde bulunanlar mahkemeden dağılma veya dağıtılma talebiyle birlikte vakfın halihazır malvarlığının tespiti ile tasfiye yapılmasını isterler.”
Madde 3 – 21/1/1998 tarihli ve 23237 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan “Türk Medeni Kanunu Hükümlerine Göre Kurulan Vakıflar Hakkında Tebliğ’in 2 nci maddesinin dördüncü fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Bakanlar Kurulunca vergi muafiyeti tanınan vakıflar ile bilanço esasına göre defter tutan ve malvarlığına ilave edilen gelirleri dahil gayri safi geliri 500 milyar TL. ve üzerinde olan vakıflar bilanço ve gelir-gider tablolarını yeminli mali müşavirlere tasdik ettirirler. Kanunla kurulmuş olan vakıfların yeminli mali müşavirlere tasdik zorunluluğu olmayıp hiyerarşik kurallara göre denetime tabidirler. Vakıflar Genel Müdürlüğünün denetim hakkı mahfuzdur.”
Madde 4 – Aynı Tebliğin 4 üncü maddesinin ikinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Mevcut makbuzlar 1/1/1999 tarihine kadar geçerli olup, bu tarihten sonra eski makbuzlarını kullanmaya devam eden yönetici ve çalışanlar hakkında yasal yollara başvurulur.”
Madde 5 – Aynı Tebliğin 6 ncı maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Organları seçim ile belirlenen üyeli vakıflarla birden fazla ilde şube ve temsilciliği olan vakıfların toplantıları toplantıya katılacak olanlara bizzat imza karşılığı veya taahhütlü mektupla ulaşma imkanı varsa bu şekilde duyurulacaktır. Bu gerçekleşmediği takdirde toplantı Türkiye geneli için yayınlanan bir gazetede ilan edilecektir. Diğer vakıflarda ise vakfın ikametgahının bulunduğu il merkezinde baskı yapan mahalli bir gazetede ilan edilecektir.”
Madde 6 – Bu Tebliğde yer alan bilanço, gelir-gider cetveli ve hesap hülasasının tasdikine ilişkin hükümler 1998 yılı hesaplarına ait olanlardan başlamak üzere 1/1/1999 tarihinde yürürlüğe girer.
Madde 7 – Vakıfların kuruluş malvarlığı miktarı her yıl Ocak ayında yıllık toptan eşya fiyat endeksi oranında artırılarak Başbakanlık Vakıflar Genel Müdürlüğünce ilan edilir.
Madde 8 – Bu Tebliğ yayımı tarihinde yürürlüğe girer.
Madde 9 – Bu Tebliğ hükümlerini Vakıflar Genel Müdürü yürütür.
T.C.
BAŞBAKANLIK
Personel ve Prensipler Genel Müdürlüğü
Sayı : B.02.0.PPG.0.12-320-19230 26/10/1998
Konu :
DEVLET BAKANLIĞINA
GENELGE
1998/28
İnsanlar arasındaki yardımlaşma duygusu ve düşüncesi, her toplumun yapısına uygun bazı kurum ve kuruluşların meydana getirilmesine neden olmuştur.
Bir malvarlığının ebedi olarak toplumun yararına tahsis edilmesini hedef alarak, insani görevlerin yerine getirilmesi, yoksula yardım ve koruma duygusu ile teşkil edilen vakıflar; Türk Milleti’nin yüce hasletlerinden olan insanlık sevgisinin en eski ve etkili ürünüdür.
Türk – İslam medeniyetinin yardımlaşma alanında insanlığa sunduğu örnek ve önder nitelikteki kurumlardan olan vakıflar; Anadolu’da 11 inci yüzyılda kurulmuş, topluma önemli sosyal, kültürel ve alt yapı hizmetlerini yerine getirmişlerdir.
Günümüz vakıfları, Türk Medeni Kanunu ve Türk Medeni Kanunu Hükümlerine Göre Kurulan Vakıflar Hakkında Tüzük hükümlerine tabi olarak mahkeme kararı ile kurulup faaliyet göstermektedirler.
Vakıf anlayışında önemli bir değişiklik olmamakla birlikte, esasen mal topluluğu olan vakıfların, son yıllarda kişi topluluğu haline dönüşerek bir anlamda dernekleşmesi sebebiyle, bunların kuruluşları, amaç ve faaliyetleri ile ilgili sorunlar ortaya çıkmıştır.
Bu olumsuzlukların giderilmesi maksadıyla, konuyla ilgili kanun ve tüzük çalışmaları devam etmektedir.
Başbakanlık Vakıflar Genel Müdürlüğünce hazırlanarak, 21.9.1997, 21.01.1998 ve 27.3.1998 tarihli Resmi Gazete’lerde yayımlanan tebliğlerde özetle; “Bundan böyle kamu kurum ve kuruluşları, meslek odaları, sendikalar, mahalli idareler ile üniversiteler bünyesinde kurulan vakıflar ve bunların işletme, şirket ve iştirakleri, söz konusu kurum ve kuruluş ile üniversitenin ismini alamaz, kanunla kurulmuş vakıflar hariç daha önce kurulmuş vakıflar, kurulduğu kurum ve kuruluş, mahalli idare, meslek odası sendikalar ile üniversitelerden veya söz konusu kurum veya kuruluşların verdiği hizmetlerle ilgili olarak gerçek ve tüzel kişilerden her ne ad altında olursa olsun herhangi bir bağış ve yardım alamaz, menfaat sağlayamaz, mevzuatla kendilerine görev olarak verilen hizmetleri bünyelerinde kurulu vakıflara yaptıramazlar ve hizmetlerinden dolayı Vakıflara mal ve para aktaramaz, ilansız ve ihalesiz gayrimenkul alım ve satım işlemi yapamaz ve söz konusu vakıflardan hizmet temin edemezler. Anılan kurum ve kuruluşların mensubu olup da vakıf organlarının birinde görev alanlara, vakıf için yaptıkları belgeye dayanan masraf ve yolluk dışında hiç bir ödeme yapamazlar. Vakıf üyeleri dışında herhangi bir kamu görevlisi, çalışma saatleri içinde vakıf hizmetlerinde çalıştırılamaz ve ödeme yapılamaz. Kanunla kurulmuş vakıflar hariç vakıflar, Başbakanlık Vakıflar Genel Müdürlüğünce bastırılan, merkez ve taşra teşkilatından bedeli karşılığı zimmetli olarak vakıf yetkilisince teslim alınan bağış ve yardım makbuzunu kullanırlar.” hükümlerine yer verilmiştir.
Ancak, sözü edilen tebliğlerde yer alan hükümlere rağmen, kamu kurum ve kuruluşlarının, meslek odalarının, sendika, mahalli idare ve üniversitelerin halen kendi görev alanlarına giren hizmetleri; vatandaşların haklı şikayetlerine sebep olacak şekilde bünyelerinde kurulan vakıflar aracılıyla, adeta zorunlu bağış, yardım karşılığında verdikleri ve tebliğlerdeki diğer hükümlere uymadıkları tespit edilmiştir.
Bu nedenle, yukarıda sözü edilen Resmi Gazete’lerde yayımlanarak yürürlüğe giren tebliğlerdeki hükümlere, ilgili vakıf yöneticileri tarafından eksiksiz riayet edilmesi, aksine davranılması halinde Türk Medeni Kanunu hükümlerine dayanılarak yürürlüğe konulmuş bulunan Tüzük hükümleri gereğince yöneticiler hakkında yasal işlem yapılacağı hususunun bilinmesini, ilgili kurum ve kuruluşların da bu konuda gerekli dikkat ve hassasiyeti göstermelerini önemle rica ederim.
Mesut YILMAZ
Başbakan
İMZA
Sayfa :32 RESMİ GAZETE 6 Ağustos 1999-Sayı:23778